Dedesi Juan Carlos ve annesi Letizia’nın isminin karıştığı skandalların ortasında ailenin “temiz ve genç vitrin yüzü” olan Leonor’un hayatında yeni bir sayfa açıldı. Geçen yılın ekim ayında gösterişli bir merasimle 18 yaşına giren Prenses, ülkesinin deniz kuvvetlerindeki askerlik vazifesine başladı.
Geçen yıl birinci sefer kara kuvvetlerinde askeri eğitime başlayan genç prenses için bu vazifesinin ikinci kısmı.
Son olarak hava kuvvetlerinde muhakkak bir eğitimden geçtikten sonra askerlik hizmetini tamamlamış olacak.
O ARTIK DENİZCİ
Prenses Leonor, geçtiğimiz perşembe günü, üzerinde beyaz üniformasıyla İspanya Deniz Kuvvetleri’ne adım attı.
Görevine merasimle başlayan Leonor’u eğitim göreceği akademinin başındaki Deniz Yüzbaşı Pedro Cardona karşıladı.
Bu ortada dikkat çeken diğer bir detay daha vardı…
ONU UĞURLAMAYA AİLESİNDEN KİMSE GİTMEDİ
Leonor, geçen yıl kara kuvvetlerinde eğitimine başlarken ona annesi Kraliçe Letizia, babası Kral Felipe ve kardeşi Prenses Sofia eşlik etmişti.
Zaragoza Askeri Akademisi’nin kapısında ailesine sarılıp vedalaşan Leonor, o anlarda artık olduğundan daha ürkekti.
Bu kere ise Deniz Kuvvetleri’ndeki eğitimine gittiğinde yalnız başınaydı, yanında ailesinden hiç kimse yoktu.
Artık hem şu andaki hem de gelecekteki pozisyonuna yeterlice alışmış görünen Leonor; artık kendi ayaklarının üzerinde durabildiğini gözler önüne serdi.
Heyecanlı ve istekli olduğu görülen Prenses Leonor, büyük bir ilgiyle kendisine verilen bilgileri dinledi, yeri geldiğinde sorular sordu. Bir manada artık tam olarak bağımsızlığını ilan etmiş oldu.
Beyazlar içindeki Leonor’un askeri kurallara alıştığı da dikkatlerden kaçmadı.
Leonor, Zaragoza Askeri Akademisi’ne başlarken onu okula annesi Kraliçe Letizia, babası Kral Felipe ve kardeşi Sofia götürmüştü. Genç prenses askeri eğitiminin ikinci kısmına başlarken ise yanında ailesinden kimse yoktu.
Leonor, ülkesinin kara kuvvetlerindeki askeri eğitimini tamamladı. Bu misyonu sırasındaki son durağı ise Hava Kuvvetleri olacak. Kendisinden evvel babası Felipe de tıpkı süreçlerden geçmişti. Birçok kraliyet ailesi üzere İspanya’da da cinsiyet farkı gözetilmeksizin veliahtlar askeri eğitim almak zorunda.
TEK BAŞINA RESMİ SEYAHATE DE ÇIKTI
Gelecekte üstleneceği vazifelerin sorumluluğunu daha şimdiden taşımaya başladığı görülen Leonor, bu yaz yalnız başına birinci milletlerarası seyahatine de çıktı. Portekiz’e bir resmi ziyarette bulundu.
Ardından da Paris’te yapılan Olimpiyat Oyunları’nda kardeşi Sofia ile birlikte ülkesini temsil eden atletleri destekledi. Onların katıldığı karşılaşmaları izledi, kamplarına ziyaretler yaptı.
Leonor’un Deniz Kuvvetleri’nde göreceği eğitim iki kısımdan oluşuyor. Prenses, bir yandan teorik eğitim alırken başka yandan da Juan Sebastian Elcano isimli eğitim gemisinde bu eğitimlerde aldığı bilgileri pratiğe dökecek.
Prenses’in deniz kuvvetlerindeki eğitimi 16 Temmuz 2015’e kadar sürecek. Bu bahisteki son durağı ise İspanya hava kuvvetleri olacak.
HAYRANLARI ÜNİFORMAYI ÇOK YAKIŞTIRDI: Bu ortada Leonor’un, dünyanın dört bir yanındaki hayranları onu adım adım takip etmeyi sürdürüyor. Birçoğunun yorumuna nazaran Leonor’a askeri üniforma çok yakışıyor. Onu yaşına uygun giyinmemekle eleştiren hayranları, askeri üniformayı ise çok hoş taşıdığı görüşünde.
?
Özellikle 18 yaşına girmesiyle birlikte bütün dünyada bir “Leonor çılgınlığı” yaşanmaya başlandı. Hayranlarına nazaran Leonor, kendi jenerasyonunun en hoş kraliçesi olacak. Lakin eleştirildiği bir noktada var elbette. Birçok hayranına nazaran genç prenses, yaşına uygun giyinmiyor. Daha çok annesinin giyebileceği kıyafetleri tercih ediyor.
TAHTA GEÇİNCE TARİH YAZACAK
Avrupa’da babalarının tahtlarına geçecek veliaht prensesler neslinden olan Leonor, günü geldiğinde 150 yıl sonra bir tarih yazmış da olacak.
Ama bunun nedeni yalnızca tahta geçmesi olmayacak.
Leonor, tahta geçtiği gün ülkesinin son 150 yılında hükümdar olan birinci kraliçe olacak. Tıpkı bugün “dünyanın tek gerçek kraliçesi” olarak anılan Danimarka Kraliçesi 2. Margrethe üzere.
Son olarak bundan evvel Leonor’un dört jenerasyon öteden büyük büyükannesi Isabella II bu vazifesi üstlenmişti.
Doğuştan prenses yani kraliyet ailesinin soyundan gelen hükümdar kraliçe Isabella, 1833 yılında tahta çıkmış ve 1868 yılına kadar bu misyonunu sürdürmüştü.
İKİ GENÇ PRENSES CAN SİMİDİ OLDU
Aslına bakılırsa Prenses Leonor ve hatta kardeşi “yedek prenses” Sofia, son yıllarda tatsız olaylarla sarsılan İspanyol kraliyet ailesi için bir can simidi oldu.
Leonor’un dedesi, eski kral Juan Carlos’ın isminin karıştığı yolsuzluklar, karısı Sofia’yı herkesin gözü önünde aldatması… Hatta bu yüzden tahtını oğlu Felipe’ye beklenenden daha erken bırakıp Abu Dabi’de yaşamaya başlaması…
Son olarak Kral Felipe’nin karısı Kraliçe Letizia’nın eski sevgilisinin ortaya attığı “Letizia gebeyken bile benimle görüşüyordu” söylentileri… İşte bütün bunlar ailenin hem ülkedeki hem de dünyadaki prestijini sarsmıytı ki bir anda Leonor yıldız üzere parlamaya başladı.
AİLENİN VİTRİN YÜZLERİ
Elbette İspanyol kraliyet ailesi bütün bu tezlere karşılık vermedi. Hiçbir şey olmamış üzere hayatını sürdürdü. Sonuç olarak bu yıl Kral Felipe’nin tahta çıkışının 10’uncu yıl dönümü kutlamaları bütün bu tezlerin gölgesi altında başladı.
Her ne kadar İspanyol kraliyet ailesi Letizia’nın sadakatsizliğine dair tezlere direkt cevap vermemiş olsa da bu mevzuda da gerekli adımları attı.
Ailenin geleceği olan bir yüzü “vitrine sürdü.” Yani Felipe ile Letizia’nın büyük kızı, geleceğin kraliçesi Prenses Leonor, planlı bir biçimde ön plana çıkarıldı. Böylelikle Bourbon ailesi, bu iki genç prenses sayesinde ülkesinin gelecek kuşaklarıyla de ortasında bir köprü kurdu.
BU KADAR GÖZ ÖNÜNDE OLMASI PLANIN BİR PARÇASI
Leonor’un, geçen yıl kutlanan 18’inci doğum gününden çabucak evvel halkın gözü önüne daha çok çıkmaya başlaması ve daha etkin roller üstlenmesi de bunun bir kesimi.
Bir yandan adım adım askeri eğitimini gören bir yandan da vazifelerini aksatmayan Leonor, son yıllarda ailesi hakkında ortalarda dolaşan ve aslında yalnızca bir kraliyet ailesine değim kimseye yakışmayacak tezlere karşı ailenin tesirli bir silahı.
Sadece kraliyet uzmanlarına nazaran değil bu mevzuyu takip eden birçok bireye nazaran de Leonor’un bu kadar ön plana çıkarılması bir tesadüf değil.